“Duma’daki Papağan”

    “Duma’daki Papağan”

    07.03.2022

    YORUM

    Komik fıkralardan birine göre: Vakti zamanında Duma’da tüm siyasiler toplanmış, Komünizmin ne kadar iyi bir rejim olduğunu konuşarak liderleri Stalin’i “yaşa, var ol, en büyük lider” şeklinde tezahürata tutarken, arkalarda oturan bir papağan, cılız bir sesle durmadan “yaşasın cumhuriyet”, “yaşasın demokrasi” şeklinde naralar atıyormuş. Duruma önceleri pek önem vermeyen siyasiler bir süre sonra papağanın naralarından rahatsız olmaya başlamışlar ve önce bir iki defa papağanı hırpalamışlar. Bakmışlar ki papağanda duracak göz yok, bu kez tüylerini yolarak kümese tavukların arasına kapatmışlar. Kümesteki tavuklar da dik dik papağanı süzmeye başlayınca papağan dayanamamış ve “ne bakıyorsunuz, ben buraya siyasetten düştüm” deyivermiş...

    Son zamanlarda Batı Trakya’da da işler Duma’daki Papağan olayı misali...

    10 Temmuz 2021 tarihinde Batı Trakya Türkleri Yunanistan için daha fazla “demokrasi”, daha fazla “özgürlük”, daha fazla “hoş görü” kısacası Yunanistan’ın her anlamda daha fazla yaşanılır bir yer olması için, hak için, adalet için, İskeçe Türk Birliği’nin resmi statüsünün iadesi için anayasal haklarını kullanarak bir protesto yürüyüşü yapmışlardır.

    Aaa...aaa...aaa...

    Siz misiniz daha fazla hak, hukuk, adalet isteyen?

    Önce İskeçe Türk Birliği Başkanı Ozan Ahmetoğlu “Halkı kışkırtmaktan”, daha sonra 12 azınlık mensubu güya protesto yürüyüşüne pandemi koşullarında ‘maskesiz’ katılmaktan ifadeye çağrılırlar, lakin yetmez... Başka başka azınlık temsilcilerine de başka caydırıcı uygulamalar gerekir, mesela ‘maliye baskısı’ nasıl olur? Aaa ... şahane, ama yetmez... Dahaları lazım...

    Fıkranın konusu 20. yüzyılın ilk yarısında “Ekim Devrimi” sonrasında Rusya’da geçmektedir. Fakat Batı Trakya’da yaşananlar 21. yüzyılın başında kendini “demokrasinin beşiği” olarak tanımlayan, eylem ve söylemi birbirinden antik çağ dışında daima farklı olan Yunanistan’da yaşanmaktadır. Düşünün ki “demokrasinin beşiği” denilen bir ülkede “Türk kimliği” sırf “Türk” olduğu için toplumsal huzuru bozsun ya da ülke için tehdit oluştursun... Bu ancak tarihi kompleklere sahip, tutucu zihniyetlerin kurgusu olabilir... Lakin Batı Trakya Türkleri Duma’daki Papağan misali “Türk kimliğini”, Batı Trakya’da “Türk varlığını” ve de “Türk Azınlık Kurumlarını”savunmaya devam edeceklerdir.

    Türk Azınlık temsilcileri, kimliklerine, Batı Trakya’da Türk varlığına ve bunun sürdürülmesine olan inançlarını daima koruyacaklardır... Aksi düşünülemez bile... Papağanın başına gelenler ise tarih tarafından bir gün mutlaka sorgulanacaktır... Çok güzel bir İngiliz atasözü der ki: It'll be a long day in january. Türkçesi pek çok anlam taşır, fakat konuya en uygunu “balık kavağa çıktığında”... Bizimkisi de o hesap... İskeçe Türk Birliği Başkanı ve diğer azınlık temsilcilerine yapılan “siyasi” baskılar bu yola baş koymuş insanlar için ancak bir “şeref madalyasıdır”... Bu nedenle Batı Trakya Türkleri “Yaşasın Demokrasi”, “Türk Azınlığa Adalet” demeye devam edeceklerdir.

    Dr. Pervin HAYRULLAH

    ©2017 Burasi Batı Trakya. Tüm Hakları Saklıdır.

    Please publish modules in offcanvas position.