Gümülcine S. Müftüsü İbrahim Şerif, bugün (21.01.2021) düzenlediği bası toplantısında selden etkilenen insanlara yardım çağrısında bulundu. Şerif, din adamları olarak felaketzedelere çamaşır makinesi, buzdolabı gibi acil ihtiyaçlarında kullanacakları ev eşyalarını hediye ettiklerini belirtti
HALKI DOĞRU BİLGİLENDİRMEK İSTEDİK
Felaketin sosyal medyada çarpıtıldığını ve başka mecralara çekilmek istediğini belirten İbrahim Şerif, “Trakya’dan ciddi bir yağmur ve geçti ve sele neden oldu. Yağmur daha çok dağlık bölgelere, Şapçı bölgesine yağdı. Gümülcine’ye fazla yağmadı. Hepinizin bildiği gibi bu sular Karagözlü köyünün yakınından geçmesi sebebiyle bir sürü zarara yol açmıştır. Kurcalı, Çiftlik köyleri, Demirbeyli, Salmanlı köyleri yakınları ve sonuçta en büyük zarar Karagözlü köyüne olmuştur. Kurcalı köyünde de bazı soydaş ailelerin evleri zarar görmüştür.” İfadelerini kullandı.
SAĞ ELİN VERDİĞİNİ SOL EL GÖRMEYECEK
İbrahim Şerif, bizzat bu köyleri ziyaret edip zararı ve felaketin boyutlarını yerinde gördüğünü belirtti ve şöyle devam etti: “Ben kendim bizzat gittim ziyarette ettim ve bu insanlara gerek maddi ve gerekse de manevi yardımda bulundum. Fakat biz, din adamları olarak, din öğretisi olarak “sağ elin verdiğini sol el görmeyecek”, denildiği için ve insanları rencide etmeme adına açıklamadık. Hedefimiz bu insanları rencide etmemek, gönüllerini almak ve yanarında olduğunu göstermekti.”
Sel felaketinden sonra Kozlukebir Belediye Başkanının bu insanlara yardım edilmesi gerektiğini belirttiğini söyleyen Şerif, “Kozlukebir Belediye Başkanı geldi ve bölgemizdeki insanlara yardım edilmesi gerektiğini söyledi. Pandemi dönemini yaşadığımızı, halka yayamayacağımızı, din adamları olarak kendi aramızda yardım edebileceğimizi söyledim. Başkan, mütevelliler, imamlar ve köy muhtarları, meclis üyeleriyle birlikte aileleri ziyaret ettik ve ailelere yardımlarımızı ilettik ve her zaman yanlarında olduğumuzu ve destek olacağımızı söyledi.
KARAGÖZLÜ’DE DE FELAKETİ YERİNDE GÖRDÜM
Yine Karagözlü köyüne de gittim. Mütevelli ile beraber felaketi yerinde gördüm. Köy yakınlarından geçen selin seti yıkması sonucu düz yerleri su basmıştır. Mağdur olan 26 kişidir. Toplam 12 aile zarar görmüştür. Gece olsaydı büyük zayiat olurdu ki bu insanların çoğunluğu yaşlı insanlardır. Su yaklaşık bazı evlere yaklaşık 2m kadar girmiştir. Durumlarını sorduğumda, bazıları yakınlarının yanına, komşu köylerdeki evlatlarının yakınlarına ve bir kısmının da eski Cambaz belediyesindeki boş yerlere yerleştirildiğini söylediler. İnsanların bütün eşyaları sel sularında kalmış. Size nasıl yardımlar yapıldığını sorduğumda, belediyenin yemek getirdiğini, gündüzleri de evlerini temizlemeye çalışıyorlar, dendi. Sizlere nasıl yardımcı olabiliriz, diye sorduğumda, herkesin sırtındaki elbiselerle kaldığını belirttiler. En çok ihtiyaç ise, insanların temizlik yaptığını ve dolayısıyla çamaşır makinesine ihtiyaç olduğunu söylediler. Biz, din adamları olarak birer çamaşır makinesi hediye etsek kabul ede misiniz, diye sorduğumuzda, Allah razı olsun, dediler. Biz, din adamları olarak 12 aileye birer çamaşır makinesi hediye ettik. Gönlümüz daha fazlasını istiyordu, gerçekten de daha fazlasına ihtiyaçları var. Oturma takımlarına, ocaklara ve buzdolaplarına da ihtiyaçları var.” Düşüncelerini paylaştı.
YARDIM YAPILMIYOR MU?
Gerek belediye ve gerekse de Eyalet yönetiminin yardım etme sözü verdiğini belirten Şerif, “Belediye her aileye 1.000 evro yardım yapacağını açıklamış, ancak henüz yapılmamış. Yine Eyalet Başkanlığı da yardım edeceğini duyurmuş, ancak bu işlerde bürokratik işlemler uzadığından uzun zaman almaktadır. Ancak mevsim kış, geceleri don yapmakta ve insanların giyeceğe, battaniyeye kadar herşeye ihtiyaçları var” dedi ve son olarak şu çağrıyı yaptı:
BU İNSANLARA YARDIM EDEREK KARDEŞLİK VAZİFESİNİ BİR MÜSLÜMAN OLARAK YERİNE GETİRMİŞ OLALIM
Son olarak Şerif, “Biz, buradan yardım yapmak isteyen halkımıza, hassas , duygusu ve vicdani olan insanlara sesleniyorum. Bu köyleri ziyaret etsinler veya gelsin biz onlara aracılık yapalım. Bu insanlara yardım ederek kardeşlik vazifesini bir Müslüman olarak yerine getirmiş olalım. ”