Geçtiğimiz günlerde bir televizyon programına çıkarak Alevi- Bektaşi inancıyla ilgili açıklamalarda bulunan emekli generale bölgenin inanç önderleri tepki gösterdi ve bu durumun kendilerini derinden üzdüğü belirtildi.
İnanç önderlerinin açıklaması şöyle:
Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı ve Yunanistan kamuoyuna;
Biz Alevi-Bektaşi’ler kutsal dinimiz İslam’ın, peygamberimiz Hz. Muhammed’in ve Ehl-i Beyt’ inin yolundan giderek ibadetlerini gerçekleştiren, inancını yaşayan ve yüce Allah’ a ulaşmaya çalışan Müslümanlarız. Yüce Allah’ın kainatta ve yeryüzündeki her dini kabulümüz ve saygımız tamdır.
Geçtiğimiz Pazar akşamı delta tv de yayınlanan programdaki konu, bölgemizde bulunan Seyyid Ali Sultan Dergahı ve Alevilik-Bektaşilik üzerine olmuştur. Programa katılan yorumcunun, kutsal dinimiz İslam’ın içinde yer alan Alevi-Bektaşilik ile Ortodoks Hristiyanlı’ğın aynı dinin iki yüzü olarak tanımlaması ve diğer tüm ifadeler birer benzetmeden ibaret, gerçek dışı, mesnetsiz ve haddini aşan bir açıklama olmuştur.
Yapılan bu açıklamalar, Pir’imiz Hünkar’ımız Hacı Bektaş-ı Veli’nin “incinsen de incitme” sözünü kural bilen Seyyid Ali Sultan Dergahı’na bağlı tüm Alevi-Bektaşi canları üzmüş, derinden yaralamıştır. Bu nedenle Batı Trakya’da yaşayan tüm Müslüman Türk azınlığından özür dilemenizi temenni ederiz.
Seyyid Ali Sultan Dergahı’na gönülden bağlı Alevi-Bektaşi canlar adına inanç önderleri;
Mehmet KOÇ
Hasan APTİ
Apti PENCAL
Ahmet NALBANT
Ahmet PAŞA
Rodop Milletvekili İlhan Ahmet de sosyal medya hesabı üzerinden konuyla ilgili şu değerlendirmeleri yaptı:
"YASAKÇI ZİHNİYET RODOP DAĞLARINDA YOLLARI KAPATTI"
Rodop Milletvekili İlhan Ahmet facebook hesabında konuya ilişkin açıklama yaptı. Ahmet, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"SirizAnel iktidarının demokrasi ve özgürlükleri tanımayan yasakçı zihniyeti, bugün Rodop dağlarında yolları kapattı.
Bariyerli idare anlayışıyla SirizAnel bir kez daha çözüm odaklı olmaktan uzak, günü kurtarıcı duruş sergiledi. Devlet erkini elinde tutan iktidarın bu maksatlı tavrı en çok, bölge sakinlerini uzlaştırmak ve olası gerginliklere mahal vermemek gayesindeki kanaat önderlerini zor durumda bırakmıştır.
Toplumsal geleneklerin devamlılığında birlik, beraberlik ve hoşgörü ortak paydadır. Bugün yaşanan bu tablo da toplumsal konularda sağduyulu siyasetin yanında özellikle sağduyulu sivil topluma ne kadar büyük görev ve sorumluluk düştüğünü tüm açıklığıyla göstermiştir.
Huzur ve birlik ortamının daim olması için bir an önce aklıselimin hakim olması en büyük arzumdur."
Televizyon programında ne denmişti?
Emekli bir general geçtiğimiz günlerde bir televizyon programına çıkarak dergahtaki Aleviler ile Hristiyanları aynı dinin iki yüzü gibi göstermeye çalışmış ve aralarındaki benzerlikleri özetle şöyle sıralamıştı:
1) Alevilerin de Ortodokslar gibi 3’lü inanca sahip olduklarını ( Allah , Muhammed ve Ali )
2) Alevilerde Ortodokslarda olduğu gibi yediler olduğunu, Ortodokslarda 7 kilise ile aynı olduğunu
3) Alevilerde Oruç olmadığını, camilere gitmediklerini ve cem evlerine gittiklerini
4) Alevilerde 12 dedenin Ortodokslarda olan 12 azizler ile aynı olduğunu
5) Alevilikte 40’ ların Ortodokslarda “40 martires” ile ayni olduğunu
6) Alevilerin içki içtiklerini
Bu sebeplerden dolayı Yunan devletinin dergahı desteklemesi gerektiğini vurgulamıştır.
http://v4.deltatv.gr