Hasan Gümüş, “Rumeli bizim gönül acımızdır, gönül sızımızdır. Rumeli, Balkanlar bizim kızıl elmamızdır.”
İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği üyeleri Gümülcine’de düzenledikleri iftarda tek bir yumruk olduklarını gösterdiler. İftar, yeni kurulan derneğin ilk icraatı olması bakımından da önemliydi. İftara yaklaşık olarak 500 kişinin katılması ve bu insanların birlik beraberlik manzaraları, bu camianın Batı Trakya Türklerinin kaderine yön vereceği hissini uyandırdı.
İftara T.C. Gümülcine Başkonsolosu Mustafa Sarnıç ve eşi Esin Sarnıç, Gümülcine S.Müftüsü İbrahim Şerif, Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu Başkanı ve Gümülcine Milletvekili Ahmet Hacıosman, İskeçe S.Müftüsü Ahmet Mete, Edirne İmam Hatip Lisesi emekli öğretmenlerinden Hasan Gümüş ve Diyanet İşleri Başkanlığı görevlilerinden İbrahim Ayhan bir araya geldiler.
İsmail Ahmet’in okuduğu ezan sonrasında hep birlikte iftar açıldı. Yapılan konuşmalarda emekli öğretmen Hasan Gümüş’ün, “Rumeli bizim gönül acımızdır, gönül sızımızdır. Rumeli, Balkanlar bizim kızıl elmamızdır. 1100 sene önce Cenab-ı Allah bizim milletimize Müslümanlığı nasip ettikten sonra hep yönleri batıya doğru olmuştur.” sözleri damgasını vurdu. Yapılan konuşmalardan sonra yemek duasını İbrahim Ayhan yaptı.
İftarda Mehmet Emin Ahmetoğlu, İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği’nin bir başlangıç, güzel bir birliktelik olduğunu ve bu birlikteliğin hiç bitmemesi adına verilen katkıdan dolayı herkese teşekkür etti.
İskeçe S.Müftüsü Ahmet Mete, salonda bulunanları çok sevdiğini ve burada bulunmaktan mutlu olduğunu söyledi. Mete, “Türkiye’de okuduğumuz esnada Batı Trakya’lı birini gördüğümüzde kardeşimiz derdik. Hepimiz öyle yetiştik, aynı yoldan yürüdük. Sonra memlekete geldik. Gelince, imam hatipli olduğumuzu duyunca “ne güzel dendi. Fakat dağıldık. Şimdi bu dağılmadan sonra derneğin kurulması ve bu arkadaşların çalışmalarını gerçekten takdir ediyorum. İnşallah hayırlara vesile olur. Biz imam hatibin suyunu içmiş insanlarız. İmam hatibe yakışır şekilde yürüdük. Buralara geldik ve hepimiz bir yerlerde vazifeliyiz. Tekrar tebrik ediyorum.” Görüşlerini dile getirdi.
Danışma Kurulu Başkanı ve Gümülcine Milletvekili Ahmet Hacıosman, imam hatip lisesi mezunlarının ve mensuplarının bir dernek oluşturarak birlik ve beraberlik içerisinde bu kurum altında toplandıklarından dolayı kendilerini tebrik etti ve üstün başarılar diledi. Hacıosman, “Bu camianın insanları, bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da bu toplum için hayırlı ve güzel işlere imza atacaklardır. Bu toplumun manevi havasına renk katmak, katkı sağlamak için büyük çabalar sarf edeceklerdir. Ben bu vesileyle kendilerine başarılar diliyorum.” Düşüncelerini aktardı.
Örgütlü bir toplum olmak, Azınlığın hak ve çıkarlarının korunması için çok önemlidir
T.C. Gümülcine Başkonsolosu Mustafa Sarnıç, şahsı ve ailesi adına salonda bulunanları selamladığını, davet için İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği Başkanı Mehmet Emin ve Yönetim Kurulu’na şükranlarını sunduğunu söyledi. Sarnıç, “Türkiye’den buraya dostlarımızın gelmesi, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın durumunu ilk elden gözlemlemeleri, 600 yıllık bir geçmişe sahip bu Osmanlı coğrafyasının güzelliklerini, kültürel altyapısını, tarihi geçmişini anlamaları bakımından son derece önemlidir. Bu tür ziyaretlerin son yıllarda artmış olması son derece olumlu ve sevindirici bir gelişmedir.
Örgütlü bir toplum olmak, Azınlığın hak ve çıkarlarının korunması için çok önemlidir. Ben bu anlamda dayanışma ve işbirliği ruhunun geliştirilmesi bakımından önemli bir işlev göreceğine inanıyorum ve kendilerine başarılar diliyorum.” Görüşlerine yer verdi.
Rumeli bizim gönül acımızdır, gönül sızımızdır. Rumeli, Balkanlar bizim kızıl elmamızdır.
Edirne İmam Hatip Lisesi emekli öğretmenlerinden Hasan Gümüş, iftar açmanın mutluluğunu yaşadığını ve el ele gönül gönüle veren dostlar arasında bulunmaktan mutluluk, heyecan ve zevk duyduğunu söyledi. Gümüş, “Böyle bir iftarı Rumeli’nin güzel bir köşesinde açmaktan mutluyum. Eski bir Rumeli’li olarak Batı Trakya’da bulunmaktan mutluyum. Dedeleri, anaları, babaları Selânik Edessa’dan 1924 yılında mübadele muhaciri olarak Edirne’ye göçmüş bir ailenin çocuğu olarak Meriç’in beri tarafında iftar açmaktan mutluyum; kardeşlerimi görmekten mutluyum. Her gece hatıralar canlanırdı ve hatıralar anlatılırdı evimizde. Ama, hep aynı hatıralar, bıkmadan usanmadan Selânik’in ve Balkanlar’ın hatırası; Edessa’nın memleket hatırası. Bu hatıralar canlandı gönlümde, gözümde, aklımda; bundan dolayı mutluyum.
Değerli misafirler!
Rumeli bizim gönül acımızdır, gönül sızımızdır. Rumeli, Balkanlar bizim kızıl elmamızdır. 1100 sene önce Cenab-ı Allah bizim milletimize Müslümanlığı nasip ettikten sonra hep yönleri batıya doğru olmuştur. Zoraki göçler haricinde batıdan doğuya göç olmamıştır. Biz millet olarak doğudan batıya doğru hareket ettik. Ta 1100 önce, Müslümanlıkla ilk tanıştığımız zaman Halep’te, Şam’da, Ortadoğu’da bulunurken şair öyle demiş: “Ne ararsın Şam’ı Halep’te. Hadi gel gidelim urum ellerine.” Dolayısıyla biz Balkanlar’a geldik, burasını terk etmek için değil, ama, ebediyen yurt edinmek için, vatan edinmek için buralara geldik. Buralara mukaddes emanetimizi getirenleri rahmetle yad ediyorum. Mukaddes emanetimizi yaşatacaklara başarılar temenni ve niyaz ediyorum. Balkanlar’ı dolaşmış ve şu anda da Batı Trakya’da gördüğüm manzara karşısında da şunu ifade etmek istiyorum ki mukaddes emanetler güvenli ellerdedir. Mutluyuz, heyecanlıyız.
Dedim ki, Rumeli bizim gönül sızımızdır. Bizde dağ deyince Balkanlar ve Şar dağı akla gelir. Nehir deyince Tuna nehri akla gelir. Ve, bizim küçüklüğümüz Vardar nehrinin ve Vardar ovasının şarkılarını ve türkülerini dinlemekle geçmiştir. Dolayısıyla müstesna bir geceyi yaşadığımı sizlere ifade etmek istiyorum.” Düşüncelerini aktardı.
Yeni nesil yaratmada mütevazi değiliz, iddialıyız. Herkese Kur’an’ı öğreteceğiz, herkese İslâm’ı öğreteceğiz.
Gümülcine S.Müftüsü İbrahim Şerif, kendi zamanlarında imam hatiplilere “imam hatip nesli” dendiğini ve imam hatiplilerin çıkardığı bütün mecmuaların adının ya “oku”, ya da “nesil” olduğunu vurguladı. Şerif, “İmam hatip nesli Türkiye’de çok iddialı bir nesildi. Çünkü onlar Türkiye’yi kurtarmaya, Türkiye’yi düzeltmeye ve şekil vermeye iddialıydılar. Bugün Türkiye’nin Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan hepinizin bildiği gibi benim neslimin imam hatiplisi; yani imam hatip nesli. Ve, gerçekten de bugün görüyoruz ki Türkiye’ye yön verdiler, şekil verdiler, düzen verdiler. Bunu hepimiz görüyoruz.
Ben derneği tebrik ediyorum. Arkadaşları tebrik ediyorum. Ama, şunu istiyorum: Batı Trakya’ya yön vermenizi istiyorum, şekil vermenizi istiyorum. Ve, bu işi önünde ben varım ve var olacağım. Zaman zaman da iddialıyım. Kur’an kurslarının kapanışlarında zaman zaman konuşuyorum. Diyorum ki: Yeni nesil yaratmada mütevazi değiliz, iddialıyız. Herkese Kur’an’ı öğreteceğiz, herkese İslâm’ı öğreteceğiz. Bu sözümüzü duyanlar zannediyorum çoktur. Çünkü biz imam hatip nesliyiz. Çünkü biz dünyaya örnek olmak için geldik. Örneğini de bugün Anavatanda görüyoruz. Batı Trakya’mızın bizlere, sizlere ihtiyacı var. Batı Trakya’mıza bir şeyler yapmak mecburiyetindeyiz. Bu kadar kalabalık olduğumuzu gördükçe ben bile seviniyorum. Biliyorsunuz Müslümanlar 40 kişi olmayınca Kâbe’de namaz kılamamışlardı. Kırk kişiyi aşınca kılmışlardı. Biz kırk kişiyi aştık. Eşlerimizle beraber en azından dört yüz kişi varız. Bizden korksunlar. Ama, bizim çok doğru ve dürüst olmamız lazım. İnsanlara davranışımızla, sözlerimizle örnek olmamız lazım.
İnşallah imam hatip nesli Batı Trakya’mızı yoğuracak, şekillendirecek. Müslüman Türk kültürünü hep birlikte aşılayacağız.” Düşüncelerini aktardı.
- Click to open image! Click to open image!
- Click to open image! Click to open image!
- Click to open image! Click to open image!
- Click to open image! Click to open image!
- Click to open image! Click to open image!
- Click to open image! Click to open image!
- Click to open image! Click to open image!
https://burasibatitrakya.com/haber-arsivi/20370-imam-hatip-liseliler-iftarda-bulu%C5%9Ftu.html#sigProId7ede29911f